Manifestor aurası, başlattığı eylemlerle etkileme yeteneğiyle bağlantılı..
Manifestor, “hayır” söylendiğinde, itirazda bulunulduğunda, her hangi bir direniş ile karşılaştığında öfkelenir. Çünkü yaptığı şey, kendisi dışında birileri tarafından kesilir.
Barışı ve huzuru bulmak adına “Başlatmak” için var olan ve inisiyatif kullanabilen tek aura tipi.
Manifestor aurasını, Bir kral/kraliçe teması gibi düşünebiliriz; Başlatır ve etkiler veya öfkelenir.
Manifestorların çoğunluğunun çocukluk dönemi, aşırı derece de cezalarla dolu. Bu cezalarla bastırılmış duyguları biriktirerek yetişkin haline gelirler.
Bir Manifestor ne kadar olgunlaşırsa, o kadar çok gücünü uyandıracak, hatırlayacak ve yaşatacak, olanaksız kılacak ve başlatma imkânı olan fırsatları anlayacak.
Yetişkin Manifestor, umutsuzca kendi hayatındaki şanslarını, yüksek noktalarını bekleyen diğer tüm insanlarla aynı olduklarını varsayıyor. Gerçek şu ki, Manifestor yalnızca kendine güvenebilir. Kendisi, kaderinin işaret direği ve yalnızca kendisi için yaratacağı işe, ilişkilere, eve, aileye sahip olacak.
Manifestor, çok bağımsız ve kendi kendine yeterli olduğundan, kendini fark etmesi için kimseye ihtiyacı yok.
Strateji: Harekete geçmeden önce bilgilendir. Manifestor, bilgilendirmeden hareket ederse, bu hareketi, genellikle şiddet ve saldırıya maruz kalmış gibi tepkiler verebilen diğer insanların direnişiyle tanışır. Bu yüzden Manifestorun stratejisi, hareketlerini etkileyebileceği kişileri önceden bilgilendirmesi gerekir.
Manifestor olan öğrencilerimden Sinan, kızı ve eşiyle çok üzüldükleri bir olayı konuşurken hızla balkona çıkar. Kızı ve eşi de panikle arkasından gidip kolunu bacağını çekiştirmeye başlayınca Sinan büyük bir öfkeye kapılır. Sinan öfkelenir çünkü sadece temiz hava almak için balkona çıkmış. Eşi ve kızı panikler çünkü temiz hava almaya çıktığı bilgisine sahip değiller; kendisine zarar vereceğini düşünmüşler. Örnekten de anlaşılacağı gibi Manifestor en küçük eyleminin dahi bilgisini vermiyorsa diğerleri Manifestorun ne yapacağı konusunda en ufacık bir olasılık yürütemezler ve korkuya kapılırlar…
Manifestor, niyetini bildirirken, çözüm alanındaki insanlar arasında gerginliği hafifletir ve kendine has müttefikler edinir. Stratejisini takip eden manifestor, dünyanın durumuna, kendisine, başkalarına barış ve huzur koşullarının ulaşması için fırsat sunar.
Manifestorların dünyaya büyük etkisi var. Söylediği tek bir sözcük bir kişinin yaşamını değiştirebilir ve kalıcı olarak dönüştürebilir.
Manifestor, daima etkiler, Ancak neredeyse bunu hiç anlamıyor ve belli bir kişinin “birkaç yıl önce hatırlıyor musun, bana bunu söyledin …” dediğinde çok şaşırır.
” Bu nedenle Manifestor, jeneratörler için çok güçlü bir kaynak olur. Aslında, yalnızca strateji ve otoritesine uygun yaşayan Manifestor, Jeneratörü fiziksel olarak herhangi bir şey yapmadan; aurasıyla bir yanıt beklemeye zorlayabilir. Aynı zamanda,– Manifestorun huzurunda bir şeyler başlatan jeneratör, bunun ne kadar yanlış ve doğal olduğunu hissedebilir.
Çocukluk döneminde Manifestor, sahip olduğu kişilik gibi davranamamanın üzücü tecrübesini yaşayarak büyür. Ebeveynleri, çocuklarının kontrol edilememesi nedeniyle sıklıkla ciddi stres altına girip onları kontrol altında tutmaya çalışmışlardır.
Manifestor, Doğada aktif olduğu için, ebeveynlerinden sürekli yapmaması gerektiğini söyleyen komutlar almıştır. (“Bahçeye girme!”) Bu, kısıtlama ve cevaplarla derinden yaralanıp kendisini yavaşlatmayı çocukluğunda başlatır.
-Beni avluya götürecek kimseye ihtiyacım yok
-Kapıyı açmam gerekmiyor
-Benimle oynayacak kimseye ihtiyacım yok.
Dedikçe cezalandırılan bu çocuklar büyüdükçe, öfkeliler, çünkü direnişle sürekli karşı karşıyalar ve kontrol altına alınmak isteniyorlar. Sonuç olarak umutsuzca buna karşı savaşıyorlar.
Bir ilişki içinde Manifestora istediğini yapma fırsatı verildiğinde, her şey sadece kendisininmiş gibi davranır: “Sen benimsin” “ben alırım” ” hakkımda düşüncelerin neyse ben ilgilenmiyorum” ” ben ne istersem giyerim, karışamazsın” gibi…
Manifestor, İlişkilerine, doğru şekilde girmezse, bu ilişkilerin bozulması nihai sonuçlardan biri olur; Bilgilendirmediğinden öfkeye maruz kalırsa, çılgınca davranıp hareket etmeye başlar ve her şey biter. Nazik ve nazik olmayı öğrenmesi ve partnerini bilgilendirmesi gerekir, ancak bu durum, dünyadaki en zor şeymiş gibi gelebilir. Birine ne istediğini söylemek bir Manifestor için son derece zor (“Bunu neden söylemeliyim? Kendisini bilmiyor mu, görmüyor mu?”) bakış açısı nazik olmayı zorlaştırabilir.
Diğer tiplerden birinin partneri manifestor ise her şeyden önce, kendinizle birlikte olmanın bir yolunu veya modelini bulmak sizin kendi sorumluluğunuzda. Zira Manifestora soru sormak ve evde veya başka bir yerde ne yapması gerektiğini söylemek “booommm!”.
Bu durumda, Manifestor ile olan ortak yaşam, önceden tahmin edilemez, ancak Manifestor sınırlarını savunmak için tüm gücünü kendisine yönlendirir. Gerçek şu ki, insanlar tabiatına göre yaşayan Manifestorları yönetemezler. Giyim tarzlarıyla bile kral edası taşırlar; kimsenin giymediği veya giyemeyeceği türde giyinirler.
Komşum bir Manifestor, Benim cevaplayabileceğim bir şey ortaya çıkaracak mı diye onu gördüğümde sessizce izliyorum. Bazen göz göze geldiğimizde selam da vermiyor ve ben bu durumdan hiç rahatsız değilim. Çünkü o bir Manifestor bense bir jenerator. Manifestor başlatmıyorsa Jenerator için cevaplayacak bir şey yok…
Strateji ve otorite geliştirme atölyelerine katılabilir veya danışmanlık hizmetlerimizden yararlanabilirsiniz.
