Beklentisiz İlerlemek

Yaşam, başlangıçları, ortaları ve sonları olan sürekli bir deneyim döngüsüdür ve ilerlemeyi gerektirir. İlerleme bir boşlukta var olamaz her zaman bir etkileşime bağlıdır ve sırrı da “beklentisizlik” tir. Beklenti yoksa değişim vardır ve değişim varsa ilerleme söz konusudur.

Girişten anlaşılacağı gibi bugün en yüksek etkileşime girdiğimiz transitlerde tema “ilerleme”

İlerlemek için kim ne yapıyor diye bir soruyla başlamak istiyorum?

İlerlemek, etkileşimlerimizi ve hatta iletişimlerimizi nasıl değerlendirdiğimizle çok bağlantılıdır; İki şekilden biriyle değerlendirilebilir biriyle ilerlenebilir:

Birincisi: Çoklu savunma seçenekleriyle seçeneksiz sorgulama becerisinde sonuç beklentilerine odaklanmak.

Huzursuz bir merak ve bunu yapmanın saf coşkusu için yeni ufuklar keşfetmeye yönelik yüksek sonuç beklentileri tarafından yönlendirilmeye odaklanmak; Duygular tarafından şartlanan duygu derinliğinde bir açlık tarafından dürtülme. Açlık gibi, arzu ve merak da ancak geçici olarak iyileştirilebilir. Bu tür bir değerlendirme yönteminde bolca beklenti ve öfke barınır: kendi davranış biçimlerinin ucu açık gerekçeleri, iyi niyetliliği ve önemli bir tarafı hep bulunurken, diğerlerinin davranış biçimini değerlendirmenin ucu kapalıdır; Kendisi kadar çeşitliliğinin ve geçerli nedenlerinin olması mümkün değildir. Çünkü bu yapının tezahüre çıkış ifadesi “hissediyorum” dur. Hissediyorum der kişi ancak hissettiği şey genellikle değişim arzusudur diğerlerini sorgulayan ve sonuçlandıran bir duygu yapısı olamaz. Farkındalık veya gerçekten olanı kavramakla ilgili değil duygusal açlık doğrultusundaki beklentilerle ilgilidir. Bu beklenti her ne kadar değişim arzusu olarak dürtü oluştursa da reddedilme korkusunu da açığa çıkardığı için sonuç odaklı gelişir; ya bu arzusu gerçekleşmezse, onaylanmazsa, kabul görmezse gibi bir korkuyla beslenerek hemen bir netlik kazanma çabası. Kişi kendi söylediklerine, kendi tutumuna ve kendi sonuç beklentisine baktığında bu yapıyı görebilir. Ancak kendi tutum, ifade ve sonuç beklentilerinin farkında olmadığında korku gittikçe büyüyerek tüm iletişimlerinde bir arızaya yol açar. Çünkü gördüğü sadece diğerlerinin kendi beklenti sonuçlarına göre yanlışlarıdır. Diğerlerinin duygu durumunun veya beklenti sonuçlarının hiçbir önemi yoktur. Hatta yaşam boyu aralarında yaşananların ve tüm deneyimlerinin hatta birbirilerinin kimliklerinin varlıklarının da bir önemi yoktur. Sadece ve sadece önemli olan tek şey “hissediyorum” dediği dürtünün sonuç beklentileridir. Bu yapıda seyir edenler için ilerlemekten çok yerinde saymak söz konusudur. Ne kendi hislerinin farkındadır ne de kendi korkularıyla ortaya çıkan beklentilerinin farkındadır. Ortada kendini görmeyen kendi olmayan bir ilerleyiş hiç kimseyi yerinde saymaktan öteye götürmez.

İkincisi: “Hissediyorum” tezahürünün ardındaki reddedilme korkusunun reddedilerek farkındalık kazandırma becerisine odaklanmak.

“Hissediyorum” diyen ve genellikle hissettiği şey değişim arzusu olduğunun farkında olan bir kişi yani hislerinin kendi korkularını aşmak için bir fırsat bildirgesi olduğunu görmek, değişimi ve ilerlemeyi başlatır. Artık kendi tek olasılığının diğerlerinden akan çoklu olasılıklarını görür; kendi davranış biçimini savunacak onlarca şey bulurken diğerlerini sorgulayacak tek bir yanlışa odaklanma alışkanlığını değiştirmek; Kendini savunmak yerine korkularıyla yüzleşmeye, hislerinin ardındaki değişim arzusuna ve diğerlerinden gelen reddedilmelerle farkındalık fırsatını elde edip hislerini cevaplayarak ilerlemek. Evet, her reddedilme bir fırsattır çünkü reddedilen şey sonuç beklentilerinin hatırlatıcısıdır. Her sonuç beklentisi duraklamayı sonuç beklentisini fark ederek değiştirmeyi öğrenmekse ilerlemektir.

Korkularla var olan hislere hâkim olmak için deneyimleri tekrarlamak yerine, hislerden öğrenmek için deneyimler toplamaya odaklanmak bilgelik olarak ifade edilir ve savunma ile sorgulama gider yerini farkındalıklı tavsiyeler alır.

Haftanın mesajı: 35. Sembolden

KOS: Kendini savunmayı diğerlerini sorgulamayı bırak ilerlemeni başlat!

Human Design: İşin sırrı beklentisizlik!

Gen anahtarları: Açlığın gölgesinden maceranın armağan frekansına ilerleyiş!

I-Ching: Gelişimde kolay süreç

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir